Pullar:
İnternetin garip bir köşesine sürüklendiniz. Ne haykıran ne de ilgi dilenen bir yer burası; sessiz bir sığınak—yarı rüya, yarı günce, ama bütünüyle hakikat.
Burası benim mabedim, çöplüğüm, sabaha karşı üçte gözümü açıp tavanıma baktığım o anlardır. Taşan duygularımı kimseler yakalayamazken, buraya dökerim kalanım ne varsa.
Burada okuyacaklarınızın kimi deneme, kimi itiraf tadında olabilir. Anlamı derinlere değin inmiyorsa eğer, muhtemelen varoluş kaygısında, titreşen piksellerde, fazla düşünüp az konuşanlardansınız. Eğer buradaysanız, ne dediğimi anlarsınız. Yazacağım konu ne olursa olsun.
Tamamlayamadığım romanlardan, istemeden aklıma düşen düşüncelerden; yalnız olmaktan, ama illa ki yalnız hissetmekten söz ederim.
Hiçbir seyirci aramam—alkış için değil, öylesine buradayım. Bunu okuyan ya kaybolmuş ya da bir şey arayan biridir. Her hâlde hoş geldiniz. Kalın… ya da gitmek isterseniz, buyrun.
Tıklayın, gezin, ne ruhunuzu dinlendiriyorsa okuyun. Burada kendinizi bir nebze olsun anlıyorsanız, belki bu yalnızca benim defterim değildir artık.